“Öyleyken, hepimiz hiç ara vermeden yanlışlıklar yaparız. Hem de gerçeğe çok benzeyen yanlışlıklar… Çoğumuz bunu, karşımızdakileri aldatmak için değil, gerçeklerimizin yüzde yüz gerçek olduklarından bir an bile şüphelenmediğimizden böyle yapıyoruz. Biraz kuşkulansak, çok şeyler düzelecek… Bizim değişmez gerçeklerimizin yanında, karşısında, önünde, arkasında başka gerçeklerin olabileceğini biraz düşünsek…”
***
“Ölümden sonra ‘bir gölge’ olarak bile geleceğe kalmak umutları nasıl biter, kesinlikle unutulmak, ‘Bu da kim? Ne işi var bizde?’ sorularıyla süprüntüye atılıvermek ne korkunç bir kaderdir, bunu bedestene düşen fotoğraflarda görmek mümkündü.”
***
“Destan kahramanlarının yerine koydu kendisini… Bir çeşit Allahlık özentisidir bu… İnsanları, insancık yasalarla yargılamaktan çıkmaktır. Kendilerini kutsal misyon yüklenmiş sayanların zulme varan, orada rahatça yerleşen bağışlamazlığı? En korkunç alçaklık…”
“Yol Ayrımı”, Kemal Tahir, İthaki, İstanbul, 16. baskı, 2020